top of page
  • YouTube
  • IG
  • twitter
  • Facebook
Ara
  • Yazarın fotoğrafıLitera

İnsan doğasının karanlık yönleri, derin tutkuları, inançları ve çelişkileri

Akutagawa'nın "intihar mektubu" niteliği taşıyan "Bir Budalanın Yaşamı" başlıklı öyküsü ve yazarın hayatına son vermeden önce bıraktığı intihar notu başta olmak üzere yaşamının son döneminde kaleme aldığı eserlerden derlenen bu seçki, toplumun buhranlı haleti ruhiyesine de ayna tutuyor.

Modern Japon öykücülüğünün mihenk taşı Ryūnosuke Akutagawa'nın Japon ve Çin kültür sembollerinin yanı sıra Avrupa sanatından, Rus edebiyatından, antik Yunan mitolojisinden beslendiği, yalın ve yer yer toplumsal taşlamalarla örülü otobiyografik öyküleri Bir Budalanın Yaşamı, dönemin sosyal ve siyasi yapısına yönelik çok sayıda göndermeyle I. Dünya Savaşı ve sonrasını kapsayan Taişo Dönemi Japonya'sının tam teşekküllü bir panoramasını çiziyor.


Ryunosuke Akutagawa modern Japon öykücülüğünün mihenk taşı olarak kabul edilen, eserlerini Taişo döneminde Chōkōdō Shujin veya Gaki mahlasıyla kaleme alan Tokyolu yazar. Klasik Çin edebiyatının yanı sıra, Mori Ōgai ve Natsume Sōseki'nin eserlerine duyduğu ilgi 1913 yılında Tokyo Üniversitesi'nde İngiliz Edebiyatı eğitimi gördüğü esnada perçinlendi. Üniversitedeyken William Butler Yeats ile Anatole France gibi yazarlardan çevirilerini ve kendi öykülerini kurucuları arasında yer aldığı Shinshichō (Yeni Düşünce Akımları) dergisinde yayınladı. Kendisine sonraki yıllarda popülerlik kazandıran ve hem beyazperdeye hem de opera ve baleye uyarlanarak ölümsüzleşen Rashōmon adlı kısa öyküsü yine aynı yıllarda Teikoku Bungaku (İmparatorluk Edebiyatı) dergisinde yayınlandı.

Mezun olduktan sonra kısa bir süreliğine İngilizce öğretmenliği yaptıysa da idolü Sōseki'yle tanışması ve övgüsüne mazhar olması yazarlığı açısından dönüm noktası niteliği taşıdı. Natüralist çağdaşlarının aksine Japon folklorunu ve Batılı modernist tarzı harmanladığı evrensel nitelikteki kısa öykülerle ünlendi. Mitoloji ve efsanelerden beslendiği temaları yalın ve yer yer toplumsal taşlamalarla örülü alegorik bir üslupla yeniden yorumlayarak, Japon kültürünün dönemsel inşasında ve gelecek nesillere aktarımında önemli rol oynadı.

Annesinden miras kalan şizofreni hastalığının belirtilerinin baş gösterdiği 1921 yılında Osaka Mainichi Shinbun muhabiri olarak Çin'de dört ay geçirmek için yazarlık hayatına ara verdi ve gelecekte kaleme alacağı hikâyelerin esin kaynaklarını zenginleştireceği kısa seyahatler gerçekleştirdi. Yaşamının son dönemlerinde başa çıkmakta zorlandığı sanrılar ve psikotik ilaçlarla bastırmaya çalıştığı hastalık korkusuna rağmen 1927 yılında aşırı dozda barbitüratla yaşamına son verene dek, Osamu Dazai gibi Japon edebiyatının pek çok ustasına ilham veren yüz elli kısa öykü yayınladı.

1935 yılından bu yana yılda iki kez Japonya'nın yeni ve umut vadeden yazarları için anısına verilen Akutagawa Ödülü ise ülke edebiyatı açısından önemini göstermektedir.


BİR BUDALANIN YAŞAMI

Ryunosuke Akutagawa

Sel Yayınları, 2023

Çeviri: Zeynep Ebru Okyar

Editör: Özlem Mete

120 s.

bottom of page