Kadının eline kalemi alıp bir edebi eser yaratması, hiçbir zaman sadece bu cümlenin ifade ettiği düz anlamı içermedi. Erkek cinsinden birinin yazmasından ve yazdıklarından farklı olarak, kendiliğinden ve ister istemez bir direnişi, bir varoluş mücadelesini imledi hep. Biz de Litera Edebiyat olarak kadın direnişinin ve dayanışmasının günü 8 Mart dolayısıyla, bu direnişin dilde ve edebiyattaki karşılığı olan kadın yazınına dair bir dosya hazırladık.  Feminizmin dalgalarıyla birlikte yılları yüzyıllara bağlayarak biriken bir edebi mirasın, kasıtlı unutuluşa, aşağılamalara, görmezden gelinmeye, yok sayılmaya rağmen yine de eril dilin ve düşüncenin karşısında kendi yerini inatla alan kadın yazınının izini sürmeye çalıştık. Feminist ütopyalardan eko-feminizme, ülkemizde can bulan kadın öykü hareketinden dünya edebiyatının devlerine uzanan çeşitli inceleme ve eleştiri yazılarına yer verdik.

 

Kapitalizmin pençesinde, mutlakiyetçiliğe gözünü diken iktidarların ve pandeminin gölgesinde tarihinin belki de en yaralayıcı ve kanlı mücadelesini veren kadın hareketini selamlıyoruz.

 

Ütopyalar da bitmez mücadele de!

İlke Kamar

 

Bronte Kardeşlerden bugüne

Şenay Eroğlu Aksoy

 

Kadınlar kalemi eline aldığında, semizotları boy verir

Ayşegül Tözeren

 

Kadın gibi polisiye yazmak

Elçin Poyrazlar

 

Geçmişten gelen kadın

Nilüfer Altunkaya

 

Eşikleri aştık

Duygu Kankaytsın

 

Ölümün kıyılarında gezen kadınlar

Nazlı Doğan Özsöz

 

"Şimdi hikâyemi anlatabilirim"

Eavan Boland'dan iki şiir

 

Birinci dalga’dan post-feminizme feminist okumalar derlemesi

​

​

​