Sadece evden kaçanlar “Yuva” sahibi olur
Furkan Kemer, Alsem Roidi'nin Yuva romanı üzerine yazdı: "Yuva'da öne çıkan şeylerden biri, anlatının kronolojik olarak inşa edilmemiş olması. Roman, tıpkı hafıza gibi çağrışımlarla, bağlantısız görünen anılarla ilerliyor."
Furkan Kemer
Alsem Roidi’nin romanı Yuva, yakın zamanda raflardaki yerini aldı. Kaplumbaa Kitap’tan çıkan kitap, akıcı ve samimi üslubuyla keyifli bir okuma deneyimi sunuyor.
Roman, geçmişini aydınlatmaya teşebbüs eden Aykut’un kendini tanıtmasıyla başlıyor. Aykut, kendisinin bir roman kahramanı olduğunu, yazarın ise Alsem olduğunu biliyor. Aykut’un söyledikleriyle birlikte, romanın bir üstkurmacaya dönüştüğünü hissediyoruz.

Yuva, çok uzun olmayan bir roman. Anlatıdaki yoğunluk, metnin davetkârlığıyla birleştiğinden, kısa sürede okunabiliyor.
Kitapta öne çıkan şeylerden biri, anlatının kronolojik olarak inşa edilmemiş olması. Roman, tıpkı hafıza gibi çağrışımlarla, bağlantısız görünen anılarla ilerliyor. Karakterin geçmişini, birbirinden farklı olayları dile getirmesiyle anlıyoruz.
Walter Benjamin’in “Dolayısıyla hiçbir zaman telafi edemeyeceğimiz bir şey vardır: On beşimizdeyken evden kaçmamış olmak,” deyişi, Aykut’un hayatını da şekillendirecek bir meseleye dönüşüyor. Aykut da böylece, “talih çarkını kendisi için çevirmeye”[1] başlıyor.
Babayla hesaplaşma
