Bir Büyüme Romanı: Kiki'nin Cadı Kargosu
Nagihan Kahraman, Eiko Kadono'nun 1985 yılında basılan ve Hayao Miyazaki'ye ilham olan kitabı Kiki'nin Cadı Kargosu üzerine yazdı: "Yazar hoşgörü, dayanışma, kendinden farklı olanı kabul etme, kendi ayakları üzerinde durma ve özgürleşme, olgunlaşma, kendi kararlarını verme gibi mevzulara değiniyor."
Yolu Japon senarist ve yönetmen Hayao Miyazaki ile kesişmiş biri mutlaka Kiki's Delivery Service adlı animeyi de duymuştur. 1989 yapımı bu film Eiko Kadono'nun aynı adlı kitabından uyarlanmıştır. İki yüzden fazla çocuk kitabı bulunan yazar 2018 yılında Hans Christian Andersen Ödülü'ne layık görülmüştür. Hala Kanagava'da yaşamaya ve üretmeye devam etmektedir. Kadono'nun 1985 basımı bu kitabı geçtiğimiz günlerde İthaki Yayınları tarafından basıldı. Kiki'nin Cadı Kargosu adıyla yayımlanan kitabı Türkçede ilk kez okumamızı sağlayan çevirmeni Derya Akkuş Sakaue. Kitabın içinde Japonca orijinalinde de olan çizimler ise Akiko Hayaşi'ye ait. İçindeki çizimlerden farklı olarak kapak tasarımını Zeynep Özatalay'ın Miyazaki'nin filmindeki Kiki'yi tasvir ederek yaptığını görüyoruz. Fakat her şekilde hem iç çizimler hem de kapak çizimi bu küçük romanın ruhunu özenle ve ayrıntılı şekilde yansıtıyor.
Kiki on üç yaşına gelmiş bir kız çocuğu. Annesi bir cadı fakat babası değil. Bir tür "melez" diyebileceğimiz bu tip çocuklar, romanda on yaşına gelince bir karar verme sürecine girer ve on üç yaşında hayatlarına nasıl devam etmek istediklerine karar verirler; cadı olarak mı değil mi? Eğer cadı olarak devam edecekse hayatı öğrenmesi ve hayata kendi başına edebilmesi için doğumundan beri onunla olan kedisiyle birlikte hiç cadı yaşamayan bir şehre gitmesi ve hayatına orada devam etmesi gerekmektedir. Buna karar veren Kiki'nin başına gelenleri ve devamında alacağı kararları okuyoruz böylece roman boyunca. Eser baştan sona birtakım ana izlekler üzerine kurulu. Bu kitabı salt bir çocuk romanı olmaktan çıkaran da bu zaten. Yazar hoşgörü, dayanışma, kendinden farklı olanı kabul etme, kendi ayakları üzerinde durma ve özgürleşme, olgunlaşma, kendi kararlarını verme gibi mevzulara değiniyor. Bu sebeple ben kitabı metaforik açıdan yorumlamaya uygun buldum. Büyümeye başlayan kızlarını kendi kararlarını verme konusunda özgür bırakan ve ona saygı duyan bir aile var karşımızda. On üç yaşına geldiğinde gitmeye karar veren Kiki'ye nereye gideceğine dair değil, gittiği yerde nasıl bir insan olması gerektiğine dair salık verir ailesi. Aslında tüm ailelerin çocuklarına tanıması gereken bir imkan bu. Fantastik bir konu üzerinden işlenmiş olması bizim metaforik açıdan incelememizi sağlıyor böylece. Nereye gideceğine, orada maddi olarak nasıl kazanç sağlayacağına Kiki'nin karar vermesi gerekiyor çünkü. Ailesi ona imkanları altın tepside sunmuyor. Uçmasına izin vermelerini bu açıdan hem bir cadı olan Kiki'nin süpürgeyle uçup gitmesi hem de özgürleşmesi olarak düşündüm. Bunu sanırım günümüzde toplumumuzda onlu yaşların sonlarında yaşıyoruz. Liseyi bitirdikten sonra üniversite okumaya giden gençlerin gerçek dünyayla karşılaşmasını ve kendi ayakları üzerinde durma çabalarını Kiki'nin macerasına benzettim.
Diğer temalar da farklı olana saygı ve onu hoşgörüyle kabullenme ile dayanışma olarak çıkıyor karşımıza. Hiç bilmediği bir yere rastgele giden Kiki'nin tercih ettiği şey, şehrin doğup büyüdüğü gibi küçük bir yer değil de denize yakın ve kalabalık, büyük bir şehir olması. Bu da ailemizi ne kadar sevsek de kararlarımızın ve isteklerimizin onlarınkinden farklı olabileceğini gösteriyor. Bunu yazar öyle bir ustalıkla yapıyor ki asla didaktik bir üslûpla öyleniyormuş hissi yaratmıyor. Gittiği Koriko şehrinde hiç cadı olmadığı için ilk zamanlar ön yargıyla karşılaşıyor Kiki fakat zaman içinde oradaki insanlarla kaynaşıp bir Koriko insanı olur. Elbette orada ona en çok yardımı dokunan, fırın işleten Osana Hanım'ın etkisi yadsınamaz. Kiki'nin tesadüfen yardım etmesiyle başlayan iletişimleri birbirlerine yardım ede ede büyür ve Kiki kendi işini kurar. Süpürgesiyle uçmak en iyi yaptığı şey olduğu için bir nevî hava yolu kargosu olarak iş alanı yaratır kendine ve "Kiki'nin Cadı Kargosu" tabelasını kısa süre içinde asar iş yerine. Roman boyunca kendine güvenmenin, başkalarına karşı hoşgörülü olmanın olumlu yönden karşılığını alır her zaman. Ayrıca "ev" dediğimiz nedir? Neresidir? Bunun karşılığını da alıyor okur romanda. Tüm bunlardan hareketle Miyazaki'den döne döne izlediğim Kiki'nin Ulaştırma Servisi'ni kitap olarak da okumak oldukça keyifliydi. Özellikle yetişkinlerin okumasını, okutmasını dilerim. İyi okumalar.
KİKİ'NİN CADI KARGOSU
Eiko Kadono
İthaki Yayınları, 2022
Çeviri: Derya Akkuş Sakaue
Çizimler: Akiko Hayaşi
Kapak tasarımı: Zeynep Özatalay
208 s.
Comments