Hayalet Tofu ve Cadı Çiya: Farklıların Bir Aradalığı
Damla Karadeniz, Zeynep Alpaslan’ın iki serilik kitabı Hayalet Tofu ve Cadı Çiya üzerine yazdı: "Hayalet Tofu ve Cadı Çiya, biri hayalet, biri cadı, bir diğeri de insan olan üç çocuğun, tuhaf algılanarak yalnızlaştırıldığı ve akran zorbalığıyla karşılaştığı bir dünyada, şiirleri, resimleri ve büyüleriyle çevrili hikâyelerini okurlarıyla paylaşıyor."
Damla Karadeniz
“Panayır özgürlük demekti, özgürlük insanın kendisi olabilmesi demekse eğer. (...) Yıldıztozu Kasabası’nda belki de, yılda bir kez de olsa insanların, cadıların ya da hayaletlerin kendileri olabildikleri, içlerinden geldikleri gibi davranabildikleri tek yerdi burası.”
Farklılıkların zorbalık gerekçesi olmaktan sıyrılıp bize has cevherler olarak benimsendiği, bir başkasıymış gibi değil de tam olarak hissettiğimiz şekilde var olabildiğimiz en kucaklayıcı yerlerden biri en yakın arkadaşlarımızın arasıdır. Dostların oluşturduğu güvenli alanda, sentetik normlarca kurgulanmış tektipleştirici “makbul” kimliklere hapsolmak yerine, kendimize dair sıra dışı/tuhaf olan (ya da öyle addedilen) ne varsa onu utanç duymadan ortaya koymanın, yani örselenmeden kendi hakikatimizi yaşamanın ne kadar özgürleştirici olduğu malum. Sıkı dostluklar, aynı olmayanları baskılayan ya da silikleştiren yaygın pratiklere, farklılıkların bir gökkuşağının göz alıcı renkleri misali bir arada ışıldayabildiği ilişkilenme biçimleriyle karşı koyar. Bu şekilde, ister çocuk olalım ister yetişkin, koşulsuz kabul edilmenin ferahlığıyla gerçek enerjimizi tereddütsüzce serbest bırakabiliriz.
Yıldıztozu Kasabası’nda, sıra dışılıklarının bir araya getirdiği üç çocuğun sevgi dolu ilişkisi ve birbirlerini yargısızca kabul etme biçimleri de bir arada olmak için illa aynı olmamız gerekmediğini gösteren hikâyelerden biri. Zeynep Alpaslan’ın, İthaki Çocuk bünyesinde çıkan serisi Hayalet Tofu ve Cadı Çiya, biri hayalet, biri cadı, bir diğeri de insan olan üç çocuğun, tuhaf algılanarak yalnızlaştırıldığı ve akran zorbalığıyla karşılaştığı bir dünyada, şiirleri, resimleri ve büyüleriyle çevrili hikâyelerini okurlarıyla paylaşıyor.
Serinin 2022’de yayımlanan ilk kitabında, Hayalet Tofu’nun, insan-çocuk olmaktan kalan belli belirsiz anıları ve geçmişe dönük özlemleri ile hayalet-çocuk olduğu yeni yaşantısına uyumlanma sürecindeki çeşitli yalpalamalarına tanık olmuştuk. Elbette Tofu’ya, geçirdiği süreçlerin tümünde, yegâne dostu olan ve insan-çocuklar tarafından akran zorbalığına maruz kaldığı için insanlarla arası hoş olmayan Çiya eşlik ediyordu. Derken, Tofu’yla Çiya’nın bu seçilmiş ailesine, bir insan olan Maya’nın katılmasıyla karakterlerimiz üç kişilik daha zengin bir gruba dönüşmüştü.
Serinin ikinci kitabı Hayalet Tofu ve Cadı Çiya Cadılar Kulübü’ne Karşı’da, üç arkadaş yine birbirlerine sahip çıkar ve ortak ritüellerinin keyfini çıkarırken, Çiya’nın içinde bir eksiklik baş gösteriyor. Hayatında başka cadıların yer almayışından beslenen bir yalnızlık duygusuna kapılan Çiya, yeni yerler, yeni şeyler keşfetme açlığı ve büyü konusunda kendini geliştirme isteği duymaya başlıyor. Yıldıztozu Kasabası’na yetişkin üç cadının ayak basmasıyla da hem Çiya’nın içini kemiren açlık hem de üçlünün arasındaki bağ bir tür sınavdan geçiyor.
Ceylan Aran'ın yumuşacık bir pastel renk paletine sahip illüstrasyonları, aynı anda hem karakterlerin melankolisiyle hem de dostluklarından yayılan havayla hemhâl olarak, serüven boyunca yaydığı sıcaklıkla okura eşlik ediyor.
Kitabın başına geçip de Tofu, Çiya, Maya, Sakardiş, Zeytin, Edgar Allan Poe, Claude Monet ve diğerleriyle buluşmadan önce, yulaf sütüyle hazırlanmış sıcak çikolataları hazır etmekte fayda var. Kitapla randevusu cuma gününe denk gelenlerin ise bir mola verip, akşamı, Tofu, Çiya ve Maya’yla birlikte Gremlinler izleyerek noktalaması hiç fena olmaz.
Comments