top of page
  • YouTube
  • IG
  • twitter
  • Facebook

Beylikdüzü’nde neşe saçan bir çocuk kitapçısı…

Seda Aksoy Evren, Litera Edebiyat için bağımsız kitapçılarla yaptığı söyleşilere, Joyness Kitap ile devam ediyor.


ree

Hayal kurabileceğiniz ve kendinizi küçük bir çocuk gibi heyecanlı hissedeceğiniz tatlı bir kitapçı burası.

“Her mahallede bir kitapçı olmalı” hayaline tutunan ve küçüklüğünden beri çocuklarla beraber olmaktan keyif alacağını bilen Neşe Küçükdoğan ile “Joyness Kitap” hakkında konuştuk. 


Joyness Kitap fikri nasıl oluştu? Kuruluş hikayenizi duymayı çok isteriz.

Küçüklüğümden beri küçük çocukların öğretmeni olmayı istedim. Yıllar sonra Marmara Üniversitesi Fransızca Öğretmenliği bölümünü okuduğum ve yaklaşık on yıl öğretmenlik yaptığım için şanslıyım. Ailecek çıktığımız bir yurt dışı gezisinde kızımın bir mahalle kitapçısını görüp, bu tarz bir kitapçının neden evimizin yakınlarında olmadığını sorması ile hayallerim şekillenmeye başladı.  

Pandemi döneminde ikinci çocuğum üç yaşına bastığında çalışmaları hızlandırdım ve 13 Eylül’de Joyness açıldı. Eğer uzun uzun düşünseydim veya biraz araştırsaydım sanıyorum bu açılış olmazdı.



ree

Joyness Kitap dendiğinde en çok hangi özelliğinin akla gelmesini isterdiniz?

Joyness ilk açıldığında önünden binlerce kişinin geçtiği ancak kimsenin tam olarak ne olduğunu anlamadığı bir mağazaydı. Ben mağazanın dolup taşacağını düşünüyordum oysa. Kapıdan içeri bakıp burada ne yaptığımızı soranlar veya fotokopi çektirmeye gelenleri görünce farklı bir şeyler yapmam gerektiğini anladım. Kamerayı açıp, kitaplar hakkında sohbet etmeye karar verdim. Sonrasında her şey hızla ilerledi ve kitaplara benim gibi tutkuyla bağlı kişiler mağazama gelmeye başladı. Hatta gelenler arttıkça, çarşı içindeki dükkan bize yetmez oldu. Daha sonra komşu olduğumuz anaokulunun velilerinin verdiği güçle ve Feyza ile bunu yapabileceğimiz inançla, Joyness’ı şimdiki yerine taşıdık. Şimdi etrafımızda okul çıkışı eve gitmeden buraya uğramak isteyen bir sürü minik var.

İşte bence Joyness Kitap olarak böyle var olmak istiyordum. Çocukların, çocukluk anılarında yer edinmek en büyük dileğim.



ree

Türkiye’de bir çocuk kitapçısı yaratmak gibi iddialı bir işe girişmenin ne gibi zorluklarını yaşıyorsunuz?

Türkiye’de çocuk kitapçısı olarak hayatta kalmak 2025 yılında daha da zorlaştı. Umarım seneler içinde bu gerçek değişir ve her mahallede bir kitapçı olur. Kitap seven çoğu kişinin hayalini süsleyen romantik bir iş yapıyoruz ama şu anda bunu yapmak cesaret gerektiriyor.  

Herkes mahallesinde bir kitapçı olma fikrini tatlı bulur ama ne yazık ki alışverişini orada yapma konusunda aynı özeni göstermez. Raflarımızın arasında şunu yazdık:  

“Burada gördüyseniz buradan alın ve bize destek olun.”



Joyness kitabevinde bir hafta nasıl geçiyor?

Hafta, Joyness’a gelen kitap kolilerinin boşaltılması, etiketlenmesi ve raflara yerleştirilmesi ile başlıyor. Ardından anne ve babasının elinden tutan miniklerin kapıdan girmesi ile neşeleniyor. Kahve ve taze kitap kokuları eşliğinde haftayı keyifle tamamlıyoruz. Masal saatleri, yazar buluşmaları, yeni akıl oyunları ve bir sürü aktivite ile her zaman cıvıl cıvıl bir burası. 


Çocuklara okuma alışkanlığı öğretmek isteyenlere tavsiyelerinizi alabilir miyiz?

“Kitap oku” dememek diyebilirim. Ülkemizde kitap okumak bir ders, bir ödev veya bir mecburiyet olarak gösteriliyor. Bu da uzun vadede çocukları okumaktan soğutuyor galiba. “Oğlum resimli kitapları çok seviyordu ama ilkokula başlayınca okumayı istemiyor,” tarzı yorumları çok duyuyorum.  

Benim önerim evin her yerine kitaplar koymak. Bırakın çocuklar her yerde kitap görsün. Salonda, mutfak masasında, arabada, çantada. Her dışarı çıktığınızda mutlaka kitapçı gezmeyi ve çocukların kitaplarını kendilerini seçmesini önemseyin.

bottom of page