top of page
  • YouTube
  • IG
  • twitter
  • Facebook

Gidemeyenin ve gidenin hikâyesinde kararı veren kim?

Ceren Ceran, üçüncü romanı Tercih’te gidemeyen ve giden iki kadının karar aşamalarını, takıldıkları eşikleri ve hayatlarının dönüm noktalarını anlatıyor.


ree

Uzun yıllardır sosyal medyayı aktif biçimde kullanarak özellikle kadınların dünya gailesini hafifletmeye çalışan, İstanbul’un Bodrum Katları ve Çirkin Kadınlar İçin Hayatta Kalma Rehberi romanlarının yazarı Ceren Ceran’ın, Masa Kitap’tan yayımlanan üçüncü romanı Tercih okurlarla buluştu.


Ceren Ceran, gidemeyen ve giden kadınların kararlarını hangi etkilerle verdiklerini, bu kararların hayatlarını nasıl değiştirdiğini anlatıyor. Ailenin, yuvanın, arkadaşlığın, ilişkilerin, iletişimin sorgulanması gerektiğini ve en önemlisi de kadınların nasıl mücadele verdiğini gösteriyor. Tercih’te birbirine zıt karakterde iki kadının, Ceylan’ın ve Asiye’nin, üniversite tercihleri esnasında aldıkları kararda aileleriyle olan iletişim biçimlerinin, kendi hayatlarına nasıl yön verdiği anlatılıyor. Hayatları boyunca karar verirken bocalayan iki kadının, kendilerini ait hissettikleri, köklenebildikleri ve bir o kadar da özgür olabilecekleri aile özlemi işleniyor. Editör Burcu Şahin’in çalıştığı Tercih romanında, Ceylan’ın ve Asiye’nin kendilerini ait hissetmedikleri aile yapısı içinde varlıklarını inşa etmeye çalışmaları, kadınların mücadelesinin doğdukları andan itibaren başladığını işaret ediyor.


Bu kitap Ceren Ceran’ın ironik üslubuyla birlikte klasik bir kadın mücadelesi anlatısı olmaktan sıyrılıyor. Ceren Ceran’ın ironisi; kadınların seslerini duyurmaya çalışırken mizahın, gülmenin, gülebilmenin yani kadın zekâsının önemini bir kez daha gösteriyor. Kitaptan Alıntılar

“Nafile bakıyorum annemin merhametle maskelenmiş anlayışsız gözlerine, tartışsam ne olacak, anlatmaya çalışsam ne olacak? Sen biliyorsun, ben senin bildiğini biliyorum, ikimiz de konuşulabileceklerin sınırını biliyoruz, olanca bilgimizle içeri geçip sofra hazırlıklarına koyuluyoruz.”


“İnsan bitki gibi yerden bitemez miydi? Biterdi elbet ama bitmedi. Yaradan demek ki onun yalnız olamayacağına hükmetti, onu bir ailede var etti. Her aileye tek bir kalp, tep bir beyin mi verdi? Hayır, herkesinkini kendisine emanet etti. Öyleyse bütün bu varoluştan neyi murat etti? Birlikte başlayın, yalnız devam edin ama bir birliğinizin olduğunu daima bilin.”


“Herkesin şahane gençlik hataları yapmaya hakkı vardır. Hâlâ zamanı varken hiç hata yapmayanlar ziyandadır.”


Arka Kapak Yazısı

“Gerçek benliğimi ve gerçek isteklerimi ortaya koyduğum her durumda kötü olan ben oldum bu hayatta. Bana reva görülene razı gelmediğim her konuda; kızarak, küserek, sessizleşerek pes ettirmeye çalıştılar beni. Herkes bana bir kader çizmişti, herkes kendi hikâyesinde bana bir rol biçmişti ve ‘Ben kendi rolümü seçeceğim’ dediğimde ise benden hayırsızı yoktu. Kendi uygun buldukları cicilerle donattılar hayatımı, ‘Cicilerinizi değil, kırık dökük emeğimi istiyorum’ dediğimde ise nankör oluyorum öyle mi?”


Ceylan ve Asiye’nin hikâyesi işte tam da bu cümlelerde gizli. Gidemeyenin ve gidenin hikâyesine odaklanan roman, kendi yolunu çizen ve çizemeyen iki kadının hayatından tüme vararak güçlü bir Türkiye panoraması çiziyor. Üniversite tercihleri sırasında alınan bir kararla bambaşka deneyimlere uzanan bu iki hayat, hepimize kendimizden bildiğimiz o tanıdık yerden dokunuyor. Peki gitmek bencillik, kalmak razı olmak mıdır sahi?


Oysa kadın ya da erkek fark etmez, herkesin kendi hatasını yapmaya, kendi acısını yaşamaya hakkı olmalıdır bu hayatta. Çünkü fazla uyum, yok oluşu getirir. Razı olmak, mutlu olmak demek değildir.


Peki sizce, gidebilmek için ne lazımdır?

Umut?

Cesaret?

Bir çift bacak?


TERCİH

Ceren Ceran

Masa Kitap, 2025

Tür: Roman

256 s.

Yorumlar


bottom of page