top of page
  • YouTube
  • IG
  • twitter
  • Facebook

Gelenekten moderniteye insan halleri

Demet Eker, Güney Koreli yazar Kim Jiyun’un çoksatan romanı Yeonnam-dong’un Neşeli Çamaşırhanesi üzerine yazdı: "Çamaşırhane, yalnızca kıyafetlerin değil insanların da arınma ve yenilenme mekânı olarak kurgulanırken, buraya yolu düşen kahramanların içsel değişim süreçleri ustalıkla işleniyor."



Güney Koreli yazar Kim Jiyun, çoksatan romanı Yeonnam-dong’un Neşeli Çamaşırhanesi'nde, bizleri duygularını derinlerde yaşayan, kalbindeki hüznü paylaşacak kimsesi olmadığını düşünen, umudunu ve hayattaki zorluklar karşısında direncini kaybetmeye başlayan kahramanların yollarının kesiştiği bir çamaşırhaneye davet ediyor.


Kim Jiyun, umuda tutunmanın insanı değiştiren bir faktör olmasının yanında, iyilik ve kötülük karşıtlığı üzerinden bazen kuşaklararası çatışmaları ön plana çıkarıyor kimi zaman da zamanımızın temel insanî sıkıntıları üzerinde duruyor. Bunu yaparken de bazı gelenekleri hatırlatmayı ihmal etmiyor. Hem dünya edebiyatından hem de bizim edebiyatımızdan aşina olduğumuz bazı değer yargılarını ve çatışmaları romanda görüyoruz. 


Yeonnam-dong, Güney Kore’nin Seul kentindeki mahallelerden biri ve romanda, bu mahallede yer alan ve müşterilerinin duygu durumları üzerinde değişiklikler yapma potansiyeline sahip büyülü bir çamaşırhane ortak mekân olarak karşımıza çıkıyor. Bu çamaşırhanenin büyüsü, oraya gelenlerin kendilerinden birkaç cümle bıraktıkları bir günlükte saklı. Günlüğün en önemli özelliği, kendilerinden önce yazanların cümlelerinden ilgisini çekenlere ya da etkilendiklerine cevap niteliğinde karşılıklı bir yazışmaya imkân vermesi. Böylece romanın her bölümündeki kahramanlar, çamaşırhane sayesinde birbirine temas etmiş oluyor.


Eserdeki ana karakterler iyiliği ve yüceliği ruhunda barındıran, ahlakî normlar açısından her devirde ve her yerde görülebilen, değerlerine bağlı, okurda karşılık bulan ruha sahip birer olumlu kahraman olarak yansıtılıyor. Örneğin romanın ilk bölümü, “Domateslere İyi Bakın” da Jang adlı ihtiyar eczacının temas ettiği insanlara iyi gelmesi, bazılarını dönüştürme gücü oldukça dikkat çekici. Çamaşırhanedeki defterde rastladığı umutsuz mesajın sahibinin derdine çözüm getirmek ve onu iyileştirmek istemesi olumlu kahraman özelliğini gösteren örneklerden sadece biri.

“İhtiyar Jang yan taraftaki markette soğutucunun önünde durup içecek çeşitlerine bir göz attı. Cevap yazmanın yanı sıra o umutsuz mesajı bırakan kişi için bir şey daha yapmak istiyordu, belki de besleyici bir şey alabilirdi. Vitamin içeceğine karar verip en büyük şişeye uzandı.” (s.20)

Romanın diğer bölümlerinde de diğer kahramanlar gibi Jang’la karşılaşmaya ve onun olumlu mesajlarını görmeye devam ediyoruz. Onun el uzattığı Mira, ilerleyen sayfalarda ihtiyar için kilit bir rol oynuyor ve okura “iyilik yapan iyilik bulur,” mesajı dolaylı bir biçimde tekrar tekrar hatırlatılıyor.


Yaz Ortasında Bir Aşk Hikayesi adlı bölümde, yazarlığa gönül vermiş ve bu yolda çabalayan Han Yeoreum’un yolunun çamaşırhaneden geçmesini, umutlarını, hayal kırıklıklarını ve hiç beklemediği bir anda aşkı bulmasını okuyoruz. Yeoreum’un bir önceki bölümün başkahramanlarından Jang’a göre daha karakteristik özelliklere sahip olduğunu görüyoruz. Kendisinin beklediği önemli aramanın ofisteki arkadaşına gelmesi üzerine hissettiği kıskançlığı sorgulaması bunun en büyük kanıtlarından biri olarak karşımıza çıkıyor. 

“Tuvaletten gelen kahkaha seslerini duyan Yeoreum’un kalbi kıskançlıkla sızladı. Konuşmaları duyamıyordu ama Mijin’in annesinin neşesini babasının gururunu neredeyse hissedebiliyordu. (s. 77)


Dijitalleşmenin ve sosyal medyanın insanlar üzerindeki etkisinin, hayatlarımıza getirdiği hızın, kimi zaman da yozlaşmanın farklı bölümlerde eleştirildiğini söylemeden geçemeyiz. 

“Bugünlerde insanlar sosyal medyadan her şeye ulaşıyor. Google’da hızlı bir arama utanç verici geçmişi su yüzüne çıkaracaktır; mezuniyet fotoğrafları falan.” (s.109)


Aynı eleştirinin ve durum tespitinin “Şemsiye” adlı bölümde de karşımıza çıkması bu düşüncemizi kuvvetlendiriyor. Sevgilisinin telefonuna gelen mesajların önemli olduğunu düşünerek mesajları açan ve okuyan Yeonwoo’nun uğradığı hayal kırıklığı, Ömer Seyfettin’in Yüksek Ökçeler öyküsünde mizahî biçimde dile getirdiği “bilgi sahibi olmanın yıkıcı tarafı”nı hatırlatıyor. Erkek arkadaşı Kyungho’nun söyledikleri de bahsettiğimiz noktayı apaçık destekliyor.

“Neden işleri berbat etmek zorundasın? Eğer bakmasaydın hiçbir şey olmayacaktı. Şimdi otelde pastamızın mumlarını yakmış, birlikte kutlama yapıyor olacaktık.” (s. 119)


Aynı bölümde kedi yavrularını taşlayan adamın kötülüğü ve duygusuzluğu, yazının başında bahsettiğimiz çatışmaların en kuvvetlilerinden biri. Çamaşırhanedeki günlüğün sahibinin sürpriz hikâyesiyle “Kayıp Eşya Kutusu” adlı bölümde karşılaşıyoruz, böylece merak unsurunun zirveye yerleştiğini görüyoruz.


Kim Jiyun’un Yeonnam-dong’un Neşeli Çamaşırhanesi adlı romanı, iyiliğin dönüştürücü gücünü, insan ilişkilerinin derinliğini ve zamanımızın toplumsal meselelerini ele alarak okuruna dokunan bir anlatı sunuyor. Çamaşırhane, yalnızca kıyafetlerin değil insanların da arınma ve yenilenme mekânı olarak kurgulanırken, buraya yolu düşen kahramanların içsel değişim süreçleri ustalıkla işleniyor. Roman, bireysel umutların ve hayal kırıklıklarının yanı sıra kuşaklar arası değer farklılıklarını ve modern çağın getirdiği yabancılaşmayı da gözler önüne seriyor.


Romanda, geleneksel Kore edebiyatının ahlaki öğretileri modern dünyayla harmanlanarak sunulurken iyi ve kötü arasındaki çatışma farklı karakterlerin hikâyeleriyle pekiştiriliyor. Eski Kore edebiyatında iyilik, karşılığını ödülle bulurken kötülük genellikle cezalandırılırdı. Erken dönem edebiyat metinlerinde ise hükümdara sadakat, ebeveynlere ve yaşlılara saygı, samimi dostluklar ve kadınlara yönelik ahlaki değerler gibi toplumsal kurallar öne çıkan temalar arasındaydı. Tüm bu temalar romanda sıklıkla karşımıza çıkıyor.

Özellikle idealize edilmiş karakterler aracılığıyla iyiliğin ve umudun insan hayatındaki belirleyici rolü vurgulanıyor. Dijitalleşmenin bireyler üzerindeki etkisi ve yozlaşma eleştirisi, romanın çağdaş meselelerle bağ kurmasını sağlıyor ve sosyal medya sayesinde bilgiye hızlı ulaşmanın bazen yıkıcı olabilecek yönleri edebi bir bakış açısıyla tartışılıyor.

Sonuç olarak Kim Jiyun’un bu eseri günümüzün insan ilişkileri ve toplumsal dönüşümlerine dair keskin gözlemler sunuyor, böylece okurunu düşündüren bir roman niteliği taşıyor. Yeonnam-dong’un Neşeli Çamaşırhanesi, iyiliğin ve umudun insan ruhuna dokunan gücünü hatırlatırken okurlarına hem duygusal hem de düşünsel bir yolculuk vadediyor. YEONNAM-DONG'UN NEŞELİ ÇAMAŞIRHANESİ

Kim Jiyun

Epsilon Yayınevi, 2025

Çeviri: Şebnem Tansu

244 s.

Comments


bottom of page