Dar zamanlarda, dar mekânlarda genişleyen, büyüyen bir roman
- Litera
- 14 saat önce
- 3 dakikada okunur
Kahraman Çayırlı, Polat Özlüoğlu'nun romanı, Kalbin Durduğu Bütün Zamanlar üzerine yazdı: "Polat Özlüoğlu, detaylarla ilmek ilmek donattığı ilk romanında kolektif hafıza, tarih ve geçmişi esasen kimsesizler yurdundan gelen Meşhur karakteri üzerinden anlatıyor. Romandaki kısa cümleler hem ritmi, akıcılığı artırmışlar; hem de roman karakterlerinin o andaki psikolojilerini, duygularını birebir aktarmışlar."

Polat Özlüoğlu’nun bugüne dek beş öykü kitabı yayımlanmıştı. Psikolojik olarak sanki sadece roman yazarları tam anlamıyla, tamamlanmış yazarlar olarak kabul edildiğinden belki de, bizde öykü yazarlarından (bazen şairlerden de) muhakkak bir de roman beklenir ya, bu roman -Kalbin Durduğu Bütün Zamanlar- o beklediğimiz roman mı diye heyecanla okumaya başladım. Özlüoğlu, Annem, Kovboylar ve Sarhoş Atlar kitabıyla 2022 yılında 7. Antalya Edebiyat Günleri Yılın En İyi Öykü Kitabı Ödülü’nü, 2023 yılında Fakir Baykurt Öykü Kitabı Ödülü ve 34. Haldun Taner Öykü Ödülü’nü kazandığı için elbette bu romandan beklentilerim ve taleplerim arttı.
Esas mekan olarak -bana göre bu uzunlukta bir roman mekanı olarak riskli bir mekan olabilecek- bir peruk dükkânındayız (romanın esas mekanının kolektif hafızamız, geçmişimiz ya da tarihimiz olduğunu da iddia edebiliriz). Kimsesizler yurdundan gelen Meşhur karakteri ile sayfalar ilerledikçe enikonu tanışıyoruz, tanıştıkça da romanın atmosferine dahil olup adeta savruluyoruz. Hasta bir genç kız olan Elmas ve sonrasında Elmas’ın dedesi olduğunu öğreneceğimiz ihtiyar bir adamın peruk dükkanına gelmesiyle romanın tüm denklemleri değişmeye başlıyor.
Meşhur’un içindeki kızlar, yeşil gözler, kahve fincanları, fallar derken sürüklenip gidiyoruz. Özluoğlu detaylarla ilmek ilmek işlemiş romanı: “Masanın üstü her zaman kalabalıktı: Makaslar, gazeteler, kitaplar, mezuralar, çıtçıtlar, tokalar, iğneler, çeşit çeşit taraklar ve saç spreyleriyle dolup taşardı. (s.11)” gibi romanı kuşatan sayısız ayrıntıda ya da “Ona baktığında içindeki bütün organların yer değiştirdiğini sanmıştı. (s.30)” gibi naif, kırılgan, incecik duyguları çok hoş yansıtan, özgün cümlelerde, betimlemelerde romanın güzelliği çoğalıyor.
Yazarın son öykü kitabı Sahi Adım Neydi’yi (2023) okuduktan sonra “... Özlüoğlu’nın kısa cümlelerini daha da sık kullanması gerektiğini düşünüyorum; kısa cümleleri öykülerinin ritmini, akıcılığını artırıyorlar; atmosferine olumlu anlamda katkı sağlıyorlar.” diye yazmıştım. Kalbin Durduğu Bütün Zamanlar adeta kısa cümlelerden müteşekkil. Bu kısa cümleler hem ritmi, akıcılığı artırmışlar; hem de bana göre roman karakterlerinin o andaki psikolojilerini, duygularını birebir aktarmışlar. Romanın atmosferine okurun çok hızlı dahil olmasında bu kısa cümlelerin çok büyük katkısı olacak.
Dar zamanlarda, dar mekânlarda genişleyen, büyüyen bir roman bu. Meşhur’un muhtelif travmalarıyla okur olarak yüzleştikçe, dar mekanlarda bizim de nefeslerimiz daralıyor, zamansal atlamalarla biz de takvim üzerinde hareket ediyoruz. Bir Tayfun Pirselimoğlu filmini izliyormuş hissine kapıldım çoğu zaman. İşte iyi edebiyatın, iyi sanatın gücü bana göre buradan itibaren hududu geçiyor. Dışarıdan sıradan olarak görülebilecek bir mekanı, bir roman karakterini katman katman işleyip, psikolojik ve elbette sosyolojik açılımlarını yaptıkça bize o romandan çok artı-değer kalıyor.
Karakterlerle takınılan mesafe
Kitabın Külliyatlar kısımları ise ayrıca yıldızlaşıyor. Buralarda muhtelif sürprizler (roman içerisinde muhtelif romanlar) hepimizi beklerken bir anda Japon kabuki tiyatrosundan bir oyuna rastlamak benim için bu romanın en hoş sürprizlerinden biri idi.
Özlüoğlu’nun öykü kitaplarındaki kadın karakterlerle Kalbin Durduğu Bütün Zamanlar’ın Meşhur ve Elmas’ı arasında hem bazı ilintiler mevcut hem de bambaşkalar. Ve ayrıca bu roman içerisindeki Külliyatlar kısımlarından öğrendiğimiz kitaplarda Arjantin, Çin ya da Afganistan’a, dünyanın neresine gidersek gidelim, bazı hususların temelde hiç değişmediğini öğreniyoruz. Bazı konuların, olguların nasıl da beynelmilel olduğunu çok net anlıyoruz. Toplumların kolektif hafızaları, geçmişleri, acıları ve bunların bireylerdeki yansımalarını 12 Eylül üzerinden farklı veçheleriyle, farklı yönleriyle aktaran Kalbin Durduğu Bütün Zamanlar, denklemin karşı yönleri ile takınabildiği mesafe ile de başarılı. Karakterlerin iç sesleri ya da söyledikleri belli ki uzun uzadıya çalışılmış, üzerine çok düşünülmüş.
Romandaki peruklar sadece herhangi bir nesne değil bana göre. Polat Özlüoğlu’nun ilk romanı olan Kalbin Durduğu Bütün Zamanlar’ın gizli özneleri. Yüklendikleri kolektif hafıza, tarih, geçmiş, kolay hareket edebilirlikleri, esasında bedenin bir parçası olmamalarına rağmen insanın dış görünüşünün bazen en etkili uzvu haline çok kolay bir şekilde gelebilmeleri... bu sürükleyici, düşündürücü, farklı romanı başka, öteki katmanlarla da sarıyor...
KALBİN DURDUĞU BÜTÜN ZAMANLAR
Polat Özlüoğlu
İthaki Yayınları, 2025
Tür: Roman
384 s.
Yorumlar